Tarihin Dönüm Noktası: Çanakkale Savaşları ve Barış Köprüsü
18 Mart 1915’te Türk güçlerinin zaferiyle sonuçlanan Çanakkale Deniz ve Kara Savaşları'nın üzerinden 109 yıl geçti. Bu büyük savaş, Türkiye, Avustralya ve Yeni Zelanda arasında kurulan barış ve dostluk köprüsünü daha da sağlamlaştırıyor.

Çanakkale Savaşları'nın üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen araştırmacılar, bu efsanevi muharebenin sırlarını açığa çıkarmak için hâlâ çalışmaya devam ediyor. 1915 yılında, Birinci Dünya Savaşı'nın ortasında gerçekleşen bu savaşlarda yüz binlerce insan hayatını kaybetti. Çanakkale Deniz Savaşı'nın ardından başlayan kara muharebeleri, şiddetli çatışmalarla tarihe geçti. Özellikle Anzak birliklerinin çıkarma yaptığı Gelibolu Yarımadası, bugün barış ve anma etkinliklerine ev sahipliği yapmaya devam ediyor.
Stratejik Önemi Yüksek Çanakkale Boğazı
Çanakkale Savaşları’nın gerçekleştiği yer olarak Gelibolu’nun seçilmesinin temel nedeni, Çanakkale Boğazı'nın Karadeniz’den Akdeniz’e açılan en önemli su yolu olmasıydı. Müttefik Kuvvetleri, Osmanlı İmparatorluğu'nu çökertmek ve savaşın seyrini değiştirmek amacıyla büyük bir deniz harekâtı başlattı. Ancak hedefledikleri kolay zafer, boğazı geçerken karşılaştıkları direnişle felakete dönüştü. İngilizler, İstanbul'u ele geçirip Rusya'ya destek göndermeyi amaçladıkları bu planda büyük kayıplar verdi. Özellikle deniz savaşı sırasında birçok müttefik gemisi batırıldı.
Bir Ritüel Haline Gelen Anzak Günü
Anzak birliklerinin Gelibolu’da büyük kayıplar vermesinin ardından, her yıl 25 Nisan’da Avustralya ve Yeni Zelanda'da Anzak Günü olarak kabul edilen tarih, Gelibolu’da da anma etkinliklerine sahne oluyor. Bu özel günde Anzak torunları, atalarını anmak için Gelibolu Yarımadası’na akın ediyor. Etkinlikler sırasında Anzak Koyu’nda bir gece geçiren ziyaretçiler, atalarının savaşa başladığı saatlerde denizden karaya çıkarma anını simgesel olarak yeniden yaşıyor.
Gelibolu: Bir Tarihî Yolculuk
Gelibolu Yarımadası, yalnızca Çanakkale Savaşları'na ev sahipliği yapmadı, aynı zamanda tarih boyunca birçok medeniyetin geçiş noktası oldu. Bölge, Osmanlı İmparatorluğu döneminde önemli bir yerleşim alanıydı ve 1354 yılında Osmanlıların Avrupa’daki ilk fethi burada gerçekleşti. Günümüzde ise yarımada, tarihi dokusu ve müzeleriyle bir açık hava müzesi görünümünde.
Gelibolu Yarımadası Millî Parkı’nda Türk, Avustralya, Fransız, İngiliz ve Yeni Zelanda askerlerinin anısına dikilmiş birçok anıt ve mezar bulunuyor. Ziyaretçiler, Gelibolu Savaş Müzesi, Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezi, Conkbayırı ve Anzak Koyu gibi tarihi noktaları gezerek savaşın izlerini takip edebiliyorlar.
Gelibolu'da Bir Avustralyalı: Duygu Yüklü Anlar
Gelibolu’nun Avustralyalılar için ne kadar anlam taşıdığını bizzat bir anıyla paylaşmak istiyorum. Yıllar önce, bir fotoğrafçı arkadaşımla Gelibolu Yarımadası’ndaki savaş alanlarını gezerken Avustralyalı tarih öğretmeni Kerry Brain ile tanıştım. Brain, dedesinin mezarını bulduğunda duygusal bir an yaşamıştı. Bu an, Çanakkale’nin Avustralyalılar için taşıdığı derin anlamın bir yansımasıydı.
Lezzet Durakları ve Yöresel Tatlar
Gelibolu’yu ziyaret ederken yerel lezzetlerin de tadına varmayı unutmayın. Sardalya, kalamar tava gibi deniz ürünleriyle birlikte domates reçeli ve peynir tatlısı gibi yöresel lezzetler, bölgeyi keşfederken mola vermek için ideal.
109 yıl sonra Çanakkale, sadece büyük bir savaşın değil, aynı zamanda barışın, dostluğun ve ortak tarih bilincinin simgesi olarak yaşamaya devam ediyor.